KUTSAL BİLGİ VE DEVLET ADAMLIĞI (1)
Mustafa Nevruz SINACI
Türkiye Cumhuriyeti, bugün “kader” günlerinden birini yaşamakta… (12 Eylül 2010)
Vaki oylama, netice itibarıyla ülkemiz ve milletimiz açısından fevkalade önemli.
Ancak, oylamanın sonucu her ne olursa olsun, akil insanlar, münevverler, kanaat önderleri ve umur görmüş, bilge devlet adamları, gerektiğinde tarihi, sabık ve kadim rollerini mutlaka üstlenerek görevlerini ifa ve icra edeceklerdir.
Peki, milletine yön veren ve onları peşinden sürüklemesini bilen gerçek Türk devlet adamlarının vasıfları neler idi? Günün önemini idrak, sonrasını soğukkanlılıkla ifa, ikmal ve değerlendirebilmek bakımından, Türk devlet adamlarının “milli beka” ve “milletlerin kaderi üzerinde“ oynadıkları roller ile vazifeleri hatırlamakta ve hatırlatmakta yarar var: . DEVLET ADAMININ VASIFLARI:
Bilge olmalı. Asya Hunlarından beri bilinen ve “medeni siyaset ve idare de hâkim” tabirinin karşılığı olan “Bilge” sözü, Türkçenin köklü kelimelerindendir. Bir Türk hükümdarı, devlet adamı ve hatun’una “bilge” sıfatının verilmesi, bilgeliğin Türk idarecilerinden istenen başlıca şart olduğunu gösterir. “Bilge kağan cesur kağan imiş, buyruğu da bilge imiş” (1)
Akil, âlim, pratik-berrak zekâ sahibi ve bilgili; Namuslu, şerefli, yüksek karakterli, cesaretli, kuvvetli ve kahraman olmalı. Asil soydan gelmeli. Damarlarında Türk soyunun asil kanı akmalı, imanı ve ameli bir, samimi ve şuurlu Müslüman olmalı. “İki türlü asil insan vardır: Bunlardan biri bey, biri âlim, bunlar insanların başıdır.” (2)
Dürüst olmalı, doğruluktan ayrılmamalı. “Hükümdarlığın temeli doğruluktur.
Hüküm ve hikmet sahipleri doğru olursa, dünya huzura kavuşur. Güneş hiç küçülmez, bütünlüğünü daima muhafaza eder, parlaklığı hep aynı şekilde kuvvetlidir. Devlet adamının tabiatı da ona benzer, doğruluk ile doludur ve hiç bir vakit eksilmez. Saadetle yükselmek için insana doğruluk lazımdır. İnsanlık doğruluğun adıdır. İnsan nadir değil, insanlık nadirdir, insan az değil, doğruluk azdır. Amirin sözü doğru olmalı, tavır ve hareketi itimat telkin etmelidir ki, halk ona inansın ve huzur içinde yaşasın. Tanrı onları doğruluk için bu mevkie getirir, doğru olsunlar ve doğruluk ile yaşasınlar diye...
Fazilet sahibi olmalı. “Ey hükümdar yatacağın yer, şüphesiz mezardır, onu iyilikler ile süsle. Tanrının yarattıklarına karşı iyi ol ve temiz kalple muamele et.” (2)
Sözünde durmalı ve verdiği sözden dönmemeli. “Sözünde durmayan hükümdara ümit bağlama, ömrün boşuna geçer ve perişan olursun. Hükümdarın sözü ve gönlü iyi olursa, onun hizmetinde bulunanlar doğruluk yolunu tutarlar.”
Hasis olmamalı, eli açık olmalı. “Hizmetkâr darlıkta kalır ve muhtaç duruma düşerse, onun sıkıntısını duyan hükümdar ihsan fermanını göndermelidir. Hasis bir hükümdar memleketine hâkim olamaz, hasislik ile hükümdarlık birbirine düşmandır. Hasise karşı her yerde isyan edilir. Bu dünyada böyle adet olmuştur: Hasise söverler, cömerdi överler.”
Yumuşak huylu, alçak gönüllü, himmet ve hayâ sahibi, İhtiyatlı olmalı., “Bir memleketin bağı ve kilidi iki şeyden ibarettir: biri tedbir (ihtiyatlılık), biri kânun. Bunlar esastır. Hükümdarlar düşmanı ihtiyat ile vurmuşlar, ihtiyatı terk ettiklerinde ise ihmalkârlık ile hükümdarlığın bağlarını çözmüşlerdir.”
Uyanık olmalı., “Gafil olma, gafil olursan, bu hükümdarlık gider, gafil insan her iki dünyada bedbaht olur. İnsanı uyutan bu gaflettir. Uyuyan insan işini-gücünü bırakır. İnsan bu gaflete hiç düşmese idi, o melek olur ve yalnız ibadet ederdi.” İhmalkâr olmamalı.
Aceleci değil, sabırlı olmalı., “Hiç bir işte acele etme, sabret, kendini tut, kul sabırlı olursa, hükümdarlık mertebesini bulur. Sabır ve sükûnet hükümdarlık için bir ziynettir, bunlar hükümdarlığın başta gelen meziyetledir. Din işinden başka işlerde acele etme.”
Devlet adamları ve millet memurları arasında rüşvet, iltimas, haram, yalan-talan erbabı türer ve hâkim hükümet bunları talim, terbiye ve tecziye etmezse; Bil ki, bir ve beraberdirler.
(1) : Kitâbeler, (2) : Kutadgu Bilig
***
KUTSAL BİLGİ VE DEVLET ADAMLIĞI (2)
Mustafa Nevruz SINACI
Devlet adamlığı konusunda kutsal bilgi kaynaklı geleneksel irşat şöylece devam eder.
Zalim olmamalı., “Ey hükümdar, eğer her iki dünya hükümdarlığını istiyorsan, harama karışma, zulüm etme, insan kanı dökme, düşmanlık besleme ve kin gütme. Eğer devamlı ve ebedi hükümdarlık istiyorsan, adaletten ayrılma ve halk üzerinden zulmü kaldır. Zalim adam uzun müddet beyliğe sahip olamaz, zalimin zulmüne halk uzun müddet dayanamaz. Zulüm yanar ateştir, yaklaşanı yakar; kânun sudur, akarsa nimet yetişir. Zalim olma, zulmü kötülere karşı tatbik et, bütün memleketi kötülerden temizle.” (2)
Merhametli ve şefkatli olmalı., “Halk koyun gibidir, hükümdar onun çobanıdır, çoban koyunlara karşı merhametli olmalıdır. Ey hükümdar, memleketinde gözünü ve kulağını keskin tut, merhametini herkese ulaştır.” Yalancı olmamalı ve yalandan hoşlanmamalı.
Siyasette mahir olmalı., “Hükümdar memleket ve kânunu siyaset ile düzene koyar, halk hareketini onun siyasetine bakarak tanzim eder.” Suçluları affetmeli., “Avrupa Hun hükümdarı Attilâ 448 yılında kendisine suikast maksadı ile gelen Bizans elçilik heyetinin hiçbirine dokunmayarak affetmişti.
İnatçı olmamalı. Temiz olmalı. Takva sahibi olmalı.
Dili yumuşak (tatlı dilli) olmalı., “İnsanın gönlü bir bahçedir, onu yetiştiren su, hükümdarların sözleri ve nasihatleridir. Hangi bahçe devamlı sulanırsa, orada binlerce renkli ve kokulu çiçek açar. Hükümdar onun hakkında iyi sözler sarf ederse, halkın gönlü açılır ve yüzü güler.” Mağrur ve kibirli olmamalı., “Hükümdar mağrur, kabadayı ve kibirli olmamalı, gurûr insanı doğru yoldan çıkarır.”
Tok gözlü olmalı.
Gönlü temiz ve kalbi doğru olmalı.
Anlayışlı olmalı. Misafirperver olmalı.
Nefsine hâkim olmalı., “Ey hükümdar, nefsine kuvvetle karşı koy: onun arzusunu yerine getirip, ona zevk sürdürme. En kötü düşmanın budur. Bu dünya bir düşmandır, nefsin ise, başka bir düşmandır; bu iki düşmanın her yerde tuzağı hazırdır.”
Harama el uzatmamalı.
Tanrı’ya kulluk etmeli, ibadet etmeli., “Ölüm gelmeden sen ölüme hazırlan, hayatta iken Tanrı’nın emirlerini yerine getir, ibadette kusur etme.”
İçki içmemeli, kumar oynamamalı, fesattan uzak durmalı, “Hükümdar içki içmemeli. Hükümdarlar (sarhoş eden alkollü içki) şarabın tadına alışırsa, memleketin ve halkın bundan çekeceği çok acı olur”
Kan dökmemeli, düşmanlık besleyip kin gütmemelidir.
Kılıcı elden bırakmamalı., “Hükümdarlar kılıç ile memleketine hakim olurlar.
Kılıç ile balta memleketin bekçisidir. Kılıç sayesinde memleketler ele geçirilir. Kılıç kımıldadığı (ordular cenge hazır olduğu) müddetçe düşman kımıldayamaz. Kılıç kınına girerse, hükümdarın huzuru kaçar.”
Dünya malına değer vermemeli, dünyaya aldanmamalı ve varlığının fani olduğunu unutmamalıdır. “Ölüm olmasa ve insan baki kalsa idi, hükümdarlık ne güzel bir şey olurdu. Ey hükümdar ölüm gelmeden sen ölüme hazırlan, ölüme gafil avlanma. Ey hükümdar, sen saray ve köşkler yaptırma, kara toprak altında senin evin hazırdır. Bu dünya bir zindandır, zindan içinde endişeden başka bir şey bulunmaz. Zindanda sen fazla sevinç bekleme, sevinme ve avunma yeri ancak cennettir. Bu dünya çok eski, ihtiyar bir dünyadır. Bu haşin dünya çok hükümdarları görüp-geçirdi. Senin gibi yiğit birçok hükümdarları ihtiyarlattı, seni de uzun müddet yaşatmaz. Dünyaya nail olan nice cihan hükümdarlarını ölüm yakaladı ve onlar gözleri ile etrafında dua dilenerek gittiler.” (2)
Güler yüzlü, yakışıklı, saçı-sakalı düzgün ve orta boylu olmalı.
(1) : Kitâbeler, (2) : Kutadgu Bilig *Referandum günü ve sonrası için özel yazılar.
18 Eylül 2010 Cumartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)